who?

My photo
Dr. Belma Yon (PhD) has more than 15 years of marketing and sales experience in Healthcare Sector. She is holding a PhD Degree, specializes in consumer neuroscience, neuromarketing, and sensorial marketing. She is an Independent Certified Practitioner and Instructor of THETAHEALING® and a certificated NLP Master, Life Coach (Donusum Konagi / by Yahya Hamurcuoglu) and Mindfulness Teacher. She has been actively practicing yoga, breathing techniques and plates since 2004. She took Self-Healing, Hypnosis and Energy training from Vernon Frost, attended TONY WISEMAN’ Outlook and Essence seminaries, Practiced Zen and Karma with Sun Woo and Ji Woo. She has participated in dozens of international scientific congresses, especially in psychiatry, bone metabolism, and internal branches. She is an advance Scuba Diver (PADI), traveler, very good cook :-) and tango dancer. She is also holding Occupational Health and Safety Degree. Now studying Gastronomia, very keen on Superfood, Ayurvedic Recipes and Life Style.

Friday, March 12, 2010

biz


"Biz"

Sıklıkla kullandığımız sihirli kelime. Aslında anlamının hakkı verildiğinde biz diyen kişinin mükemmel dönüşüm öyküsünün kelimeye dökülmüş hali.

Önce, var olan o saf, temiz , özüyle bir varlık yani insanoğlu bir dönemini sadece ağlayarak geçirir. Bu süreçte hiç konuşamaz. Sonra sonra agulara başlar, yani yavaş yavaş uyum yeteneği geliştiriyordur. Ve mucize gereği kendisini ifade etmesi beklendiğinden konuşmaya başlar. Baştaki sessizlik dinlemeyi ve anlamayı seçen bilge kişilerin sessizliğine benzer. O etrafında olup biten ne varsa anlamaya, öğrenmeye, biriktirmeye, derlemeye, arşivlemeye programlanmış olağanüstü beyninin tüm nimetlerini sonuna kadar kullanır. Bilmez bilmediğinden de konuşamaz.

Öze dönmek için , daha doğrusu özüne dönebilmek için aslında çoktan bitirmiş olduğu süreci tekrarlayan insanoğlu önce tekrar BEN demeyi öğrenecektir. Yani OSHO'nun deyimiyle "Kendi olma cesaretini" gösterecektir.

Kendin olduğunda bilirsin doğanı, neyi nasıl taşıdığını, SIRRI nasıl tuttuğunu, suyu nasıl içtiğini, kimi nasıl sevdiğini ve nasıl göründüğünü. Bu aşamada gizliden tasavvuf hakimdir sana, kabala hakimdir, sufizim hakimdir, tüm dinler olursun, bütün inançlar. Öyle olursun ki başkasına ayna olursun, çeşmesine kurna olursun, sözüne suskun olursun, sessizliğinde herşey olursun, sırrına kurban olursun ... Ben'e değer verdiğinde karşındaki ben' e daha çok kıymet verirsin.

Hz.Mevlânâ; “Biz altın gibi birkaç kimsenin öz malı değiliz. Biz herkesin malıyız” diyerek, kendisinin belli bir millet, din ve mezhep ile asla sınırlanamayacağını çok açık bir şekilde ifade etmiştir.

Aşk diye yanar onca gönül, erimek ister...
Ben'i olan kişi özgür kılacaktır kendini, daha özgür, daha özgür oldukça özgür insanlar isteyeceklerdir kendileriyle. Özgür olacaklardır, aşık olacaklardır;

"Kişisel rûh özgürlüğüne ulaşan bir kişide asıl gaye olan toplumsal barışın sevgi ve dostluğun bir parçası olduğu gibi; mânevi idrâk ve anlayıştan da asla âciz olmayacaktır." Hz. Mevlana

"Aşk özgürlük verir. Gerçek aşkta bölünme olmaz. Sevenler birbirinin içinde erir. Eğer özgürlük ve aşka sahip olursan başka şeye ihtiyacın kalmaz. Elde etmişsindir - sana yaşam işte bunun için verildi." OSHO

Gerçek SEN olduysan BİZ olursun, aksiyse eğri durursun. BİZ gerçekse Özgür olursun.... Ve her BİZ deyişinde aşık olursun...

Ve doğada insan oğlunun bu tekrar OLMA sı şunu simgeler, HERŞEY BAŞLADIĞI YERDE BİTER...

BİZ'le güzel ne varsa … Bu nedenle önce BİZ diyerek başlamak istedim...

Sevgiyle kalın...

b.y.